13 Kasım 2012

25 Eylül 2012

Güle güle Neşet Ertaş


Ne kadar çok sevenin varmış (!) öyle, 
Ertaş, geri döndükten sonra ilk konserini Harbiye Açık Hava'da verirken toplanan kalabalığı gördüğünde aynen şunu söylemiş (malesef askerde olduğum için gidememiştim ama çok yakın dostlarım konsere gitmiş ve onlar söylemişlerdi) : - Siz neredeydiniz bunca yıldır??
Eminim ki yukarıdan bakıp aynı cümleyi kurmuştur. 
Sosyal ağlarda son dönemlerde sıkça rastladığımız sadece varolduklarını ispat etmek ve bir ŞEYE ait olmak amacıyla birşeylere bağlanan, saldıran ve ben burdayım mesajı veren binlerce yaşam türleri mevcut. 
Neşet Baba'nın ölümünde de aynı şeyi gözlemledik. Belki de hayatı boyunca sadece ismini duymuş insanlar bile videolarını paylaştı, şarkılarından alıntılar yaptılar. 
Kızmıyorum sadece önemsemiyorum artık, onlarda kendilerince yad ettiler sağlık olsun. En azından Neşet Ertaş'ın felsefesini biraz olsun hissettiler ya da en azından ağzından bir parçayı dinlediler.
Neşet Baba, türküleri sevmemdeki en önemli insanlardan birisidir. Yıllardır birçok türküsü dilime pelesenk olmuştur. Geceler boyu onun türküleriyle dost sohbetlerimizi renklendirmişizdir. Yüzlerce öğrencim derslerde mırıldandığım bir iki ezgisini dinleyip merak etmişlerdir. Hala en çok sevdiğim girişlerden biri olan Hata Benim türküsünün girişini hemen hemen her dersimde paylaşıyorum, şimdi ise daha da anlamlı paylaşıp tüm sınıflarımda bunun Anadolu'nun en özel seslerinden biri olan Bozkırın Tezenesi Ustaya ait olduğunu söyleyeceğim. 
Seni şahsen olmasa da türkülerinle de olsa tanıdığım için çok ama çok mutluyum. Emeklerine sağlık.
Güle güle git, yolun açık olsun...Bozkırın Tezenesi...
Bugün çok üzgünüm...
Hangi parçası çok seviyorum diye çok düşündüm, hangisine evet desem diğeri içimde kaldı. Ençok lafı anlamsızlaştı, bu yüzden çok dinlediğim bir parçasını paylaşmak istedim... 
...
Gönül dağı yağmur yağmur varan olunca

Akar can üstüne sel gizli gizli
Bir tenhada can cananı bulunca
Sinemi yaralar yar oy yar oy yar oy yar

Dil gizli gizli Dil gizli gizli
Sinemi yaralar yar oy yar oy yar oy yar
Dil gizli gizli Dil gizli gizli

Dost elinden gel olmazsa varılmaz
Rızasız bahçenin gülü verilmez
Kalpten kalbe bir yol vardır görülmez
Gönülden gönüle gider yar oy yar oy yar oy yar

Yol gizli gizli Yol gizli gizli
Sinemi yaralar yar oy yar oy yar oy yar
Yol gizli gizli Yol gizli gizli

Seher vakti garip garip bülbül öterken
Kirpiklerin o kok yar yar cana batarken
Cümle alem uykusunda yatarken
Kimseler görmeden yar oy yar oy yar oy yar

Gel gizli gizli gel gizli gizli
Hoyratlar görmeden yar oy yar oy yar oy yar
Gel gizli gizli gel gizli gizli
Horozlar ötmeden yar oy yar oy yar oy yar
Gel gizli gizli gel gizli gizli




3 Eylül 2012

Doğum Günü

Bugün benim hayatimin gercekten dönüm noktalarından biri. Deniz'imin doğum günü. Tam 4 yıl oldu kucağıma alalı, hala da inmiyor:)
Zorunluk durumları haricinde çocuk yapmayı red eden insanlari hiç ama hiç anlayabilmiş değilim, anlamakta istemiyorum.
Şimdi onsuz dönemime baktığımda sanki yaşadığım her anımda varmış gibi geliyor.
Kucağıma aldığım, onu ilk gördüğüm andaki beni anlatmam, içimde yaşadıklarımı paylaşmam mümkün değil sadece şunu söylemeliyim; "Yeniden doğdum"...
Bu eşsiz anımın yaratıcısı eşime sonsuz minnetimi söylememe gerek yok sanıyorum.
Hoşgeldin Deniz'im. Yaşam kaynağim hoşgeldin...

21 Ağustos 2012

Sinopale Bianeli

2.kez tatilime denk gelen ve bu yil 4.sü yapılmakta olan ve Istanbul'dan sonra ikinci şehir bianeli olan Sinopale'den bahsetmek istiyorum.
Başlarında Sinop'a gönül vermis bir Sinoplu sanatçi Profesör olan Melih Görgün ve bir avuç gönüllü ile başlayan şimdi ise dünyanın dört bir yanından gelen onlarca sanatçi ile büyüyen dev bir organizasyon.
Her teması birbirinden önemli ve katkı sağlayan bir çalışma bir imece örneği.
Sinopale 1: Şeyler
Sinopale 2: Şeylerin Yeni Düzeni
Sinopale 3: Gizli Anilar, Kayip İzler
Sinopale 4: Gölgelerin Bilgeliği
Yaklaşik 1 ay süren bu sanat şenliğinin kesinlikle izlenmesi, takip edilmesi, desteklenmesi ve duyurulmasi gerek diye düşünüyorum. İnternet üzerinden www.sinopale.org adresinden takip edilebilir.

19 Ağustos 2012

Sinop

Bu şehri seviyorum, birçok problem ve olumsuzluk olmasina rağmen... Huzur bulduğum birçok köşesi var. Belki de beni en çok çeken şey; her geldiğimde herşeyin bıraktığım yerde aynen kaliyor olmasi. Yaşadiğimiz dönem ve şehir itibariyle çokta bulunan birşey değil ama burasi böyle bir yer ve ben buna bayiliyorum.
Hiç trafik lambasinin olmamasi çok ilginç gelebilir bana geliyor çünkü hele hele halki tanidiğinda imkansiz diyorsun ama öyle. Yazin nüfus neredeyse 150-200 binlere tirmaniyor. Ancak ne olursa olsun sabahlari aynen fotoğraflardaki gibi.
Ben bu şehri seviyorum. İçindeki herşeyle.

Bayram

Bugün bayram çocuklar, hadi vurun kendinizi sokaga tanidik tanimadik herkesin bayramini kutlayin. Çünkü artik bunu yapan bizlere Deli diyorlar, çalin kapilari iyi dileklerinizi söyleyin ve açin posetinizi seker versinler vermezlerse kapiyi açmazlarsa suratiniza bakmazlarsa sallayin onlari çünkü sizi bekleyen diger umutlu sevecen insanlara kosun.
Seker Bayraminiz kutlu olsun tüm Çocuklar :)))

9 Ağustos 2012

Finito

Yaklasik 7 hafta suren ve yapilma nedenini hicte onaylamadigim Yaz Okulunu bitirdik. Fakultenin yeni olmasi nedeniyle problemli bir donemdi, hele sicaklari da ilave ettiniz mi al sana eglence. Ama cok guzel bir donem gecirdik. Simdi ver elini tatile. Bircok yeni planlarla hem bedenimi hem de ruhumu dinlendirecegim muthis bir 2 hafta beni bekliyor.
Surecek...

2 Ağustos 2012

Seker

Ismi gibi guzel birsey degil bu. Cok uzun zamandir ihmal ettigim birseydi ama artik yeter dedim ve sabah itibariyle gazetelerimi de alip klinige gittim hayirlisi bakalim. Tum sevdiklerim sizi neden kirdigimi, bagirip cemkirdigimi ogreneceksiniz. Yoksa ben hepinizi tek tek cok seviyorum. Yukleyin sekerimi, Sekerman geliyorrr.

1 Ağustos 2012

Fenerbahce

Bu sene kombine almadim. Yasanan surecle yada bilmem kac mac iceride mac yok diye kesinlikle degil sadece tercihti.
Bugun ilk macina cikiyor Cubuklular ve kalbim yanlarinda olacak.
Basarilar

27 Temmuz 2012

Dönüs

Uzun zaman oldu bloga girmeyeli, yazmayali, hosuma giden bloglari okumayali. Araya cok seyler girdi. Yeni bir ise girdim, ciktim:), akademik kariyerimde cok onemli bir asamayi gectim artik daha ozgurum. Instagrami kapadim ama yeni bir bagimlilik baslattim Streamzoo bakalim ne zaman bikacagim.
Blogger'in yeni app ini esimde gorunce atladim. Bilgisayara ihtiyacim olmadan bloguma yazilar yazacaktim cok sevindim.
Yazmaya geri donmek istiyorum.
Sevgiyle kal.

Görsel: Nilo, Fenerbahce Sahil